Kanal D.in aşk ve drama dizisi “Güllerin Savaşı” izleyenlerini çok duygusal ve heyecanlı anlar yaşattı. Beklenen ilgiyi fazlasıyla alan dizi, reytinglerinde her kategoride birinciliği kimselere bırakmadı. Açık ara önde olduğunu gösterdi. Geçen Salı akşamı oynayan 8.bölümde de aynı şekilde her iki kategoride birinci olmuştu. Salı’dan Cumartesi’ye alınması bir şey değiştirmedi. Ancak bu hafta Kiraz Mevsimi’nin tekrarı vardı, asıl rekabet haftaya olacak.
Güllerin Savaşı’da usta oyuncu Dr.Ömer karakterini canlandıran Barış Kılıç’tan bahsetmeden konu özetine geçemiyeceğim. Barış Kılıç, ismini “Adını Feriha Koydum” dizisinde Kaptan Levent karekteri ile adını duyurdu. Bu dizide üstün bir performans gösterdi. Daha sonra Merhaba Hayat dizisinde rol aldı. Güllerin savaşında da sabırlı, kültürlü ve bilge bir kişilik sergiliyor. Ben nedense senarist Sırma Yanık’ın AFK’da olduğu gibi aynı çizgiyi taşıdığını görüyorum. Kaptan Levent Bey, kendisinden 10 yaş küçük Feriha’ya önce ağabeylik yapıyor, sonra da o kıza aşık oluyordu. Bu dizide de gene kendisinden 10-12 yaş küçük Gülru’ya ağabeylik yapıyor. Herhalde burada da sonra aşık olacak. Zaten Gülfem Hanım, Ömer Beyin Gülru’ya ilgisini başka anlam vermeye başladı.
Geçen bölümde Cihan’a küçüklüğünde yaptıklarından pişmanlık duyan Gülfem hanım bayılmış, Ömer Bey onu hastaneye götürmüştü. Hastane dönüşü Gülfem Hanım evde Ömer Beyin Gülru’ya olan ilgisini başka anlam vermeye başlar. Bu tatsız konuşmaları da Gülru, Mert’i Cihan ile tanıştırmaya çıkarken duyar. Gülfem Hanım gizlice dinlendiklerini zannederek Gülru’yu adeta azarlar. Ömer’i eleştirirken verdiği bir örnek olduğunu söyler.
Taner, Yonca’yı evlerine yemeğe çağırır. Yemekte olanlar, babasının aşağılayıcı konuşmaları yemeğin tadını kaçırır. Taner ile babası arasında neredeyse yumruklaşmaya varan tatışmayı, son anda gelen amcası Ömer Bey engel olur. Yonca bu aşağılanmalar karşısında yemekten ağlayarak çıkar. Babaanne Cahide Hanım da çok bozulur.
Daha sonra Gülru ile Gülfem arasında bu tatsız konuşmalar devam eder. Öyle ki, Gülru Gülfem hanıma karşı bir oklu kirpi gibi oklarını dikmiş, her an fırlatmaya hazırdır. Diğer bir değişle kılıçlar çekilmiştir. Gülru yılmaz, direnir.
Mert, Gülru’nun yüzüğünü takmamasını problem eder. Mert sen o yüzüğü takmadan bana rahat uyku yok. Gülfem Hanım, arabada Mert’e adeta nasihatta bulunur. Nişanlının elinden sıkıca tutmasını ister.
Sabah Yonca hastanede, Ömer Beye dün gece için teşekkür eder.
Yonca çıkışta çay bahçesinde Taner’i kız arkadaşı ile öpüşürken görür. Çılgına döner, sen pisliksin der ve masadaki bir bardak suyu suratına boca eder.
Gülru, Gülfem Hanımın odasını temizlerken, kendi kendine konuşur, söylenenleri düşünür. Masadaki suyu Gülfem Hanımın yeni çiziminin üstüne döker. Kağıdı silmeye çalışıken de kenarından yırtar. O an gelen Gülfem Hanıma söyleyemez, alır kağıdı dışarı çıkar. Evde kurutmaya çalışır. Tekrar Gülfem Hanıma giderken Ömer Bey ile karşılaşır.
Gülru, Ömer Beye biz arkadaşız dimi diye sorar. Ömer Bey ben sana zarar verecek hiçbir şeyi yapmam. O sırada Gülfem Hanım deli gibi o çizimini arar. Ömer Bey, sen yapabirsin tekrar yeniden çizmesini söyler. Gülru, yapabilirim, aynısını çizebilirim der ve eve döner yenisini çizer.
Gülfem Hanım, odasına gelen Ömer Beyden Gülru konusunda söyledikleri için özür diler.
Sabah çizimi Gülfem Hanıma götürken Ömer Beye telefon açar, teşekkür eder. Çizimleri Gülfem Hanıma götür, Gülfem Hanım pek beğenmez gibi yapar, öylesine bir karalamydı der ve çöpe atar. Git beni dışarda bekle, Mert de söyle arabayı hazırlasın. Çöpten çizimi alır doyasına koyar.
Gülfem Hanım, atölyede herkesi toplantıya çağırır. Gülru’nun çizimini gösterir. Gülru yan odada malzeme temin ediyordur. O sırada Gülru da gelir, kendi çizimi görünce, çöpten almış diye çizimi ile gururlanır.
Mert’e anlatamaz sevincini, üzüntüsünü. Arabada tartışırlar. Ömer Beye teşekkür için telefon eder, Gülfem Hanımın çizimini beğendiğini söyler.
Cihan’a çıkar , Cihan’a havalar güzelken dışarı çıkmalarını ister. O sıra yarın Gülfem Hanımın doğum günü olduğunu hatırlar. Ömer Bey, Gülfem Hanımın odasından çıkışta, Gülru Gülfem Hanıma hediyesini verebilmesi için, Ömer Beyden yardım ister.
Ömer Gülfem’e telefon ederek yarın teknede olacağını söyler ve davet eder. Mert Gülfem Hanımı tekneye bırakır.
Gülfem tekneye çıkar, sanki ortlıkta kimse yoktur. Ömer Bey ona doğum günü için sürpriz hazırlamıştır. Güverteye çıkar, herkes oradadır. En son Gülru ile Cihan gelir. Gülfem Hanım karşısında Gülru’yu görünce şaşırır. Arkasından Cihan’ı görünce daha da şaşırır.
Cihan’ın elinden tutar, karşısına geçer ve doğum gününüz kutlu olsun Gülfem Hanım, der. Cihan de kekelereyerek ablasının doğum gününü kutlar. Oradakiler kardeşimi varmış diye şaşırır. Gülru, bu partiyi Ömer Bey ile Gulru’nun organize etmesi, Gülfem Hanımı iyice şaşkına çevirir. Tuvalete gider bir duble içkiyi içer.
Tekne açılmıştır. Mert sahilde Gülru’nun da o teknede olduğunu görünce çılgına döner, telefon eder.
Cihan, yan gövertede denizi setrediyordur. Ömer Bey, Gülru’ya iltifat eder. O an Gülru sendeler, Ömer Bey belinden sarılarak yakalar.
Gülru, Cihan’ın yanına gider. Bir şey isteyip istemediğini sorar. Cihan su ister. Gülru su almaya gidince Cihan kendini denize bırakır. Gülru Ömer diye çığlık atınca üst güverteden Ömer Bey denize atlar.
Herkes panik içindedir. Cihan’ın battığı, bir an ellerini denizden çıkardığı görülür. Ve 9.bölüm burada sona erer.
Bu partiyi Ömer Bey yerine, Gülru’nun düşünüp organize etmesi, Gülfem Hanımı son derece rahatsız etmiştir. Gülru, huşu içinde Gülfem Hanıma karşı kılıcını çekmenin keyfini sürmektedir. Cihan’ın denize düşmesi her şeyi berbat eder. Ömer Bey Cihan’ı boğulmadan kurtarabilecek mi? Haftaya hep birlikte göreceğiz.
İyi seyirler.
Saygılar, sevgiler.
Abdurrahman Balcılar
Twitter: abdurrahman balcılar@abbalcilar
Mail : ab.balcilar@hotmail.com
Blog: milliyet.com.tr/cansever
Blog: balcilar-blog.com
Not: Görseller İnternetten ve diziden tarafımdan kopyalanmıştır.