Bu Adam Benim Babam – Balcı Kara Memed!

Genel

BU ADAM BENİM BABAM 
Başında sekiz köşe kasketi, ağzında sigarası, elinde Tesbih, İngiliz Külot pantolonu, Körüklü çizmeleri ile tam 25 yaşında (1947), filinta gibi… Bu adam benim Babam! Balcı Kara Memed.
Bu fotoğrafı ve yazıyı Facabook’tan bir hafta önce paylaşmıştım. Takipçilerimden 103 kişi tarafından tıklandı.
Halk müziği sanatçısı Fatih Kısaparmak‘ın bilenler bilir, dinlemişsinizdir. ‘Bu Adam‘ türküsü vardır. Dinler, rahmetli babamı hatırlar, duygu dolu anlar yaşarım. O türküden esinlenmiş, elime geçen gençlik resminin altına yazmıştım.
Fatih Kısaparmak Türküsü sözleri

Bu adam benim babam, sekiz köşe kasketiyle,
Omuzunda sakosuyla hey hey
Cebinde yok parası, Bafradır cıgarası,
Yüreğindedir yarası
Altı çocuk büyütmüş bir işçi maaşıyla
Bu adam benim babam hey.

Ağlama benim babam,
Ağlama naçar babam
Kara gün geçer babam hey
Bir kapıyı kapayan gene açar babam
Ağlama benim babam hey
( Allah büyük babam hey ) Devam edip gider.

BURADA SIRASI GELMİŞKEN BABAMIN HAYATINI KISACA ANLATMAK İSTİYORUM

Veli – Hanım oğlu Mehmet Mart 1922 yılında Dağyeni köyünde doğmuştur. 6 kardeşlerdir. 5 erkek kardeşim en büyüğüdür. Arada Şükürnaz Halam 1934 doğumlu olup, genç yaşta 6 aylık gelin iken 1956 yılında ölmüştür.

5 genç ; ne iş yapar 1950 yıllarda Veli dedem rahmetli Kiremit Ocağı açmıştır. Çatı için oluklu eski tip kiremit, Duvar için dolu tuğla imalatına başlamışlar. Çalışmışlar, çalışmışlar.

Babam askerden gelince annem (sevdiği kız Emine) başkası ile nişanlanmış. Babam onu kaçırmak zorunda kalmıştır. Bu nedenle hapis yatmışlar,  annem ağabeyim Şerafettin’i hapishanede doğurduğu söylenir.

Çok sıkıntılı günleri geçmiş, Ayrıdağ’da Germencik’li Durmuş Ali dedenin İncir bahçesinde senelerce Kantarcılık yapmışlardır. Ben o yıllarda küçük çocuktum, çok az hatırlıyorum. Aklımda kalan Durmuş Ali Dede ak beygiri üstünde Ağustos-Eylül aylarında Germencik’ten gelirdi. Ak sakallı nur yüzlü bir adamdı. Beni sevmek ister, ben korkar kaçardım. 1958 yılında Yaranderesi’deki kendi incir bahçemizi dikmiş, yetişmesi ile oraya göçmüşüzdür.

27 Mayıs 1960 ihtilali yazıydı. Yaranderesi’ndeki bahçe evimizde Ağustos ayı sonlarına pilli masa radyomuzdan akşam haberlerini dinliyoruz. Babam koyu bir Adnan Menderes hayranı ve Adalet partili idi. Yassı Ada yargılama haberlerini duygulanarak izlerdi.

Babam gündüzleri omuzunda kantarı ile İncir bahçelerini dolaşır kuru İncir alırdı. Germencik’li İstanbul Akışlar firması için yapardı bu işi. Ben de yanında dolaşır, Germencik’ten gelen Deve Kervanına bu ,incir çuvallarının yüklemesinin yapılmasını sağlardım.

Germencik Orta Okulunda okuyordum. Çamköylü Sefa Kabadayı ile bir evde kalırdık. Isınma için kış günlerinden köyden eşek sırtında odun getirirdi. O nedenle babamın hakkını ödeyemem. Kış aylarında Ortaklar Mehmet Delgen zeytinyağı işletmesi için zeytin alırdı. Mehmet Delgen ile çok özel dostluğu vardı. Delgen babamı çok sever, Balcı diye hitap ederdi. Babam Delgen ile bu dostluğundan dolayı Ağabeyim Şerafettin’in iki oğlu torununa, Mehmet Delgen’in 2 oğlunun adını vermiştir.  Metin ve Çetin.

Çavdar Hüseyin Efe ile iyi bir dost ve arkadaştı. Onun muhtarlığında yanında azalık yapmıştır.

 

Annem Emine ile birlikte. O kadar ince düşünceliydi ve beyefendi bir adamdı. Yakasında hep bir çiçek takardı.

1977 yılında benim evliliğimi gördü.

Lafı uzatmak istemiyorum. Bu iyi insan babam, Balcı Kara Memedi 1986 yılı kasım ayı başında çok genç yaşta, geniz kanseri hastalığından kaybettik. 63 yaşında kaybettik.

Ne yapsam, beni orta-Lise ve Üniversite okutan babamın hakkını ödeyemem.

Allah rahmet eylesin, toprağı bol olsun.

Abdurrahman Balcılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir