Star Tv’nin fenomen dizisi “Medcezir” 64.Bölümünde Yaman’ı terk eden Mira’yı olaylar tekrar geri getirdi. Bölüm finalinde Kenan gene, güzel geçenin içine tüy dikti. Kenan, Yaman’ın ayak bağı olmaya devam ediyor.
Medcezir’in artık reytingleri de oturdu, AB’de 5,44 ile 3.sırada yer alırken, Total’de 4,39 yüzde ile 6.sırada yer aldı. Tabir yerinde olursa dizinin kemikleşmiş bir izleyici grubu var. O grubun da büyük çoğunluğu diziyi Çağatay Ulusoy ve Serenay Sarıkaya için seyrediyor. Her zaman kalitesini ön planda tutan Ay Yapım, Medcezir’in güçlü bir dizi olduğunu göstermektedir.
Bu bölümde Mira’ların yeni komşusu, apartman yöneticisi Süreyya Hanım ile tanıştık. Kavak Yelleri ve Gönül Hırsızı gibi dizilerden tanıdığımız, Nurcan Eren oldukça tatlı ve hoş bir kadın. Hele yeğeni Ali var ya, şimdiden Beren’e abayı yaktı. Bakkal çırağı Ali karakterini, Beni Böyle sev ve Merhaba Hayat dizilerinde de seyretmiştik. Ali karakterini Cihan Şimşek canlandırıyor, oldukça sempatik bir genç.
Geçen bölümde Mira, Yaman’a bir mektup yazarak otel odasında bırakmıştı. Bu hareket Yaman üzerinde derin bir etki bırakmıştır.
Faruk Bey kızları ile yeni evine yerleşir. Beren semti ve evi beğenmez, kaldıkları otel odasından daha küçük bulur. Ama yapacak bir şey yoktur, yeni hayatlarını bu evde devam etmek zorundadırlar. Orkun gene yapacağını yapmış, onları takip ederek, herkesten önce yeni evlerini öğrenmiştir bile.
Mira, durumu çok daha olgunlukla kabullenmiştir. Yaman’ın aramaları dahil, herkese karşı cep telefonunu ve kendisini kapatmış, aramaları telesekretere yönlendirmiştir.
Yaman, Mira’dan cevap alamayınca çok endişelenmiş ve tedirgin olmuştur. Mira dayanamaz, telesekreteri açarak gelen konuşmaları dinler. Yaman çok serttir, bu yazdıklarının hiç birini kabul etmiyorum, şimdi yanına geliyorum, her şeyi konuşacağız, bizi cezalandırmanı izin vermeyeceğim. Sen uçuruma düşmekten korkmuyorum diyordun, şimdi arkana bakmadan kaçarken, bir de beni aşağı itiyorsun. Aramanı bekleyeceğim. Mira bu sözleri dinlerken gözyaşlarını tutamaz.
Yaman Mira’nın odasında bulduğu, bir saç firketesini hatıra olarak alır. Bakar ve cebine koyar. Çıkışta Sude Hanıma, nereye gittiler,nasıl gönderirsiniz? Nasıl gitmesine izin verirsiniz? Burası Mira’nın evi, bütün hayatı burada… Sude, ben kimseyi bir yere göndermedim, bu tamamen Mira’nın kararı. Eğer sana söylemediyse, bilmeni istemiyor demektir.
Yaman kapıdan çıkışta annesi ile karşılaşır. Nevin Sude’ye ben çocuklarımın hesabını soracağım sana? Senin yüzünden oğlum sakat kaldı benim. Yaman, anne ne oldu Kenan’a? Nevin Yaman’a, sen de yoksun gözümde. Abin yürüyemeyecek bundan sonra. Sude’ye senden ve kızından davacı olacağım, der.
Sude Faruk Beyi arar ama, Faruk Bey açmaz. Mesaj atar, Nevin Hanım, Mira’dan şikayetçi olacakmış der. Kapıya üst kat komşusu Süreyya Hanım gelir, kendisini tanıtır, hoş geldiniz diyerek atıştırmalık bir şeyler getirir.
Savcı Selim Beye, Deniz Hanımın babasını teslim etmemekle suçlar, bu nedenle Yaman ve Mira’nın yeniden sorgulanacaklarını söyleyerek tehdit eder. Selim Bey savcının odasından çıkar. Deniz Hanıma babanızın kaçışından beni sorumlu tutuyor, benden sakladığının bir şey var mı?
Yaman evde annesi ile tartışır, yorulduğunu, sıfırı tükettiğini söyler. Ağırına gittiğini, elimde neyi tutmaya çalıştıysam kayıp gidiyor. Mira da gitti, terk etti beni. Nevin Hanım, senin yapamadığını yapmış. Senden daha çok değer vermiş benim sözüme.
Yaman alır sırt çantasını koşarak gider. Mert peşinden koşsa da durduramaz. Koşarak giderken, neredeyse Orkun’un arabasının altında kalıyordur. Orkun, kornayı çalarak, ne yapmak istediğini sorar.
Orkun’na Kenan’ın sigortasını kesme, devam ettir ne olur diye rica eder. Orkun, her şey yolundamı diye sorar. Yaman, hiçbir şey yolunda değil diyerek cevap verir.
Faruk Bey kızlarla markete evin eksiklerini almaya çıkarlar. Eylül, Beren’in telefonundan Mira’yı arar, Mira açmasını istemez. Beren alışveriş yaparken market çırağı Ali, seçmesi zor değil mi diye takılır. Beren, zaten deterjan kokusunu alerjisi olduğunu söyleyerek, alınacaklar listesini Ali’nin eline tutuşturur.
Mira ile babası manavda sebze alırken bu defa Eylül Mira’yı arar, Mira telefonunu açmaz. Mira mesaj bırakır, sonunda bu telefonu açacaksın, Yaman çok kötü durumda, Yaman evi terk etti diyerek, ateşin kibritini çakar.
Mert, öyle demeseydin keşke… Eylül, dedim artık, çok geç. Yaman, bilinmesini istemez, çok kızacak. Eylül, onlar darmadağınıkken ben sessiz kalamam.
Altınkoy gençleri basket oynarken Orkun gelir. Hale Orkun’a Mira’lar Altınkoy’dan taşınmış. Orkun, yapamaz döner yakında. Hale, olaylar biraz yatışınca, Kenan beni aramadığı ortaya çıkar. Orkun sen de dikkatleri üzerine çekme istersen. Eğer beni suçlarlarsa, hemen seni işaret ederim, haberin olsun.
Yaman hastaneye ağabeyine gider. Kenan’ın bütün hey heyleri üstündedir. Yaman’a sen niye geldin, cenazeme kaldırmaya mı geldin, çok beklersin, benim senin gibi kardeşim yok. Kenan tabak, bardak kırar döker. Hasan, Yaman’a hadi oğlum diyerek geri yollar.
Sedef babası Asım Beye, dağıttıkları basın bültenlerinin çok inandırıcı olmadığını, bir etkinlik düzenleyelim diyerek tavsiyede bulunur. Sedef de Selim Serez’in yılın adamı seçilmesi ve bir dergiye kapak olmasını törenini öne alırlar. Başlangıçta Selim Bey, beni karıştırmayın diyerek itiraz eder. Mert de babasına, sen bu yılın değil tüm zamanların en iyi adamısın diyerek ikna eder. Tüm aileleri bir araya getirecek, Serez’ler, Kaya’lar, Beylice’ler. Selim Bey; Mira’yı nasıl getiririz diye düşünürken, Yaman’ın da ortada olmadığını unutmadınız değil mi? Mert, merak etme Selim Serez o Yaman buraya gelecek.
Yaman, deniz kıyısında banka oturmuş, hayallere dalmıştır. Mira ile geçirdikleri güzel günlere gider. O günlerdeki mutlu anlar, film şeridi gibi bir bir gözünün önüne gelir.
Selim Bey Yaman’ı arar. Konuşmamız gereken şeyler var. Yaman, abi ne olur bugün konuşmasak. Bilmiyorum, haberin var mı? Mira gitti. Biliyorum, Mert söyledi. Yerden kalkmaya çalışırken de, bir yumruk da annemden geldi. Nakavtı da annem yaptı. Ben paçalarımdaki tozu tamamen silkeledim sanmıştım, yanılmışım. Şimdi tozdan önümü göremiyorum. Selim, kendini bir an önce toplamak zorundasın. Sana şimdi veremeyeceğim tek şey zaman oğlum. Kendini sonra ararsın. Bir an önce konuşmamız lazım. Yaman, savcı soruşturmayı genişletmiş, Mira’nın da senin de Oktay Yekeli yüzünden durumunuz tehlikede… Tabii beni de.
Mira, üst kata Süreyya Hanıma çıkar. Süreyya Hanım kahve yapar, çok güzel de fal baktığını söyler. Bütün hünerlerini anlatır. Mira’nın da kahve falına bakar. Süreyya Hanım, senin durumun daha çok sıcak, yangından mal kaçırır gibi buraya sığınmışınız. Mira, içim kararmış deyince, sizin sonunuz bir. Hiç merak etme…
Mira, bu kadar mı? Daha ne olsun, sen onu seviyorsun, o seni seviyor. Siz üç vakte kadar karşı karşıya gelecek konuşacaksınız. Beni dinle, o çocuğu üzme… Sana başka da fal bakmıyorum. Sizin içiniz dışınız bir, yıkayayım da bir an önce çıksın.
Evde Yaman, abisinin o öfkeyle her an ifadesini değiştirebileceğini söyler. Mert, modellik hayalleri de bitti. Deniz konuşurken 2.telefonu çalar. Selim Bey, öyle veya böyle gerçeği saklıyor, adaleti yanıltıyoruz. Sedef, Deniz’in konuşmaları ve hareketlerinden işkillenir.
Mira Eylül’ü arar, Yaman’ın nereye gittiğini sorar. Bilmiyorum, telefonlarını açmıyor, Mert de sürekli arıyor, çok üzgün. Eylül, diğer telefondan Mira’nın Yaman’ı sorduğunu Mert’e mesaj atar.
Mira, hemen Yaman’ı arar, Mert açma dese de Yaman telefonu açar. Mira, bana çok kızgınsın biliyorum ama… Yaman, sabah uyandığında sevgilini yanında bulamamak ne demek bilemezsin. Bir mektupla veda etmek, her şey çok güzel olabilirdi. Sen böyle olmasını istedin. Pes ettin, geride bıraktın beni, bir mektupla. Yarım yamalak bir veda ile otel odasında unuttun. Helal olsun! Çok güzel oyun oynadın bana. Mira, geri dön.
Yaman, vicdanını rahatlatmak için mi aradın beni. Merak etme, senin peşinden savrulup, sürüklenmiyeceğim. Sen tercihini yaptın. Ben bıraktığın yerde bekliyeceğim seni. Ne kadar sürerse sürsün. Kaçabildiğin kadar kaç. Seni benden koparmayı gücün yetmez Mira.
Mert, Yaman’ın bu süper konuşmasını ayakta alkışlar. Gelen Eylül ne oldu diye sorar. Mert, lafı pis kodu, der. Yaman giyer montunu bahçeye çıkar. Mert ile Eylül de peşinden gelirler, Yaman’ın omzundan tutarak onu teselliye çalışırlar.
Selim Bey Sude Hanım ile konuşur. Sude, Mira için gelir mi emin değilim. Burdan ayrılmak Mira için çok büyük bir karardı. Selim Bey, bir şekilde ikna edicez. İyi geceler der ve ayrılır. Selim Bey, önünü kesen Yaman’a Sude, Tamam. Sıra Mira’da. Mert, Yaman’ın öyle bir vicdan yaptı ki, bavulunu yarın toplayıp gelmezse ben neyim.. Yaman, yok, o iş zor. Öyle kolay dönecek olan, o mektubu bırakıp da gitmez.
Sude’ye hizmetçisi, kapıdan aradılar polisler geliyormuş. Sedef de, Selim polis diyerek haber veriri. Polis, Yaman Koper, bizimle savcılığa gelmen gerekiyor. Sedef, gecenin bu saatinde mi? Polis, savcının emri böyle. Selim, Yaman mahkemeye çıktı, hakkında karar var. Polis, ortaya çıkan yeni tanık dolayısı ile tekrar ifadesine başvurulacak.
Sude, kızım artık burada oturmuyor deyince polis adres ister. Polis arabası Mira’nın yeni adresine gider. Süreyya Hanım meraklanır, kesin biri şikayet etti, fal bakıyorum diye… Beren’i Süreyya Hanıma bırakarak Faruk Bey ve Mira savcıya götürürler.
Yaman, savcıyı beklerken şahitlik yapacak kimse yok ki diyerek merak eder. Gene Mert’lerin evinde bütün Altınkoy gençleri toplanmıştır. Mert de babasına durumu sorar. Arama, heyecanlanma çocuğum diyerek Mert’e sert çıkar.
Selim Bey, sırf Deniz’in babası yüzünden böyle yaptığını söyler. O sırada Faruk ile Mira da gelir. Mira Yaman’a seni de mi çağırdılar. Mira, benim yüzümden. Yaman, yeni bir tanık varmış. Mira, Yaman bana kızgınsın biliyorum, ne olur gözlerini benden kaçırma. Yaman, kızgın değil kırgınım. Her şey gayet açıktı, yazdığın mektupta. Mira, yüz yüze söyleyemedim. Mira dayanamaz, Yaman’ın boynuna sarılır. Yaman da ona sıkıca sarılır. Seninle ilgili ufacık bir ayrıntıyı dünyalara değişmem.
Yaman Mira’ya; Gitme o zaman dün… Mira; Yapamam.
O sırada Nevin Hanım gelir. Yaman, enne senin ne işin var burada? Ne oldu, niye geldin. Selim Bey, sanırım bahsettikleri yeni tanık, annendi Yaman. Hayır bana hiçbir şey anlatmadım de… Yalan söylersen iki oğlunu da yakarsın dediler, ben de duyduklarımı söyledim.
Yaman ve Mira yarı ayrı odalara alınırlar. Savcı, çocuklar gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyin. Selim Bey; Çocuklar, Nevin Hanım sadece duyduğunu söyledi, orada değildi, unutmayın. Yaman ile Selim Bey savcının odasına girerler. Mira ile Atılay da başka bir odaya alınırlar. Yaman ve Mira önceki ifadelerine ekleyecek bir şeyleri olmayacağını söylerler.
Beren evde, Süreyya Hanım yeğeni Ali’yi evlerinde görünce çığlığı basar. Süreyya hanım, Faruk beyi arar, durumu izahat eder. Beren de babası ile konuşur.
Evde Sedef de, devamlı telefonla konuşan Deniz’e bakar. Sude, Faruk ile konuşur, her şey savcının başının altından çıkıyormuş. Sedef, Deniz’in çantasından telefonunu alır. Deniz Sedef’e ne yapıyorsun sen. Sedef, baban her şeyi itiraf etti. Sedef Deniz’e blöf yapar. Evde babası telefona cevap vermeyince, Deniz doğruca eve koşar. Sedef de peşinden gider, Sedef de Selim’e Deniz babasının yanına gidiyor. Selim Bey savcıya aradığımız şahıs bulundu diye haber verdirir.
Baba Oktay Bey yerde baygın bulunur. Yaşıyordur, hemen bir ambulans çağrılır. İtiraf mektubunu da yazmış, bırakmıştır. İtirafını yazarken beyin kanaması geçirmiştir. Selim Bey, size de geçmiş olsun sayın savcım, büyük bir yanlışın ucundan döndünüz.
Mira ve Yaman sorgudan çıkarlar. Yaman Mira’nın elini yüzünü yıkamasını yardım eder. Yaman, benim üzerimden yürümesi gerekliydi ifadelerimizi değiştiremezdik.
O sırada oraya Orkun da gelmiştir. Faruk Bey, hadi evimize gidelim, burada işimiz bitti. Orkun, geçmiş olsun, der. Orkun Yaman’a, bu arada ben abinin işini hallettim, merak etme. Yaman; tamam ben, ödiyeceğim. Orkun gerek yok dese de, ben ödeyeceğim. Yaman; Rica ediyorum , Mira abimin durumundan haberdar olmasın. Orkun, söyler miyim, yoksa Mira dağılır. Yaman sağ ol der ve çıkar.
Yaman taksi ile Mira’yı yeni evlerine bırakır. Beren, Yaman’ın geldiğini pencereden görünce bunun ne işi var burada, buraya da mı bulaştı. Mira, işte bizim Narlıçeşme diyerek yeni evlerini gösterir. Yaman, Tozludere değil. Mira, sabah olmak üzere, bir çay içmek ister misin? Yaman başıyla hayır der. Mira, Beren’i boş ver. Yaman; Ben sana nasıl annemi boş ver diyemiyorsam, sen de Beren’i boş ver deme… Bizden çok onları düşündüğümüz için bu haldeyiz. Mira; Başka türlüsünü becerebilirmiydik? Yaman; Denemedik ki? Sen ikimizin yerine bir karar verdin ve istediğin gibi olucak, zorlamıcam. Zaten her şey yeterince zor. Yaman, Miranın ellerinden tutar, bu zaten gelip geçici biliyorum. Çocuklarım olucak, senden olucak. Ailem sen olacaksın. Benim kaderimde senden başkası yok Mira. Yaman; Hoşça kal… Şimdilik, der ve taksiye biner gider.
Yaman bahçede havuzun su üstündeki çöplerini temizler. O sırada Selim bey de eve gelir. Oktay Bey için, maalesef kaybettik, der. Selim Sedef’e sayende babası hayattayken son bir kez gördü. Mert; Deniz Hanım babasını korumak isterken hepimizi zor durumda bıraktı.
Selim Bey bahçeye çıkar. Havuz temizleyen Yaman’a; Kafanın içindekilere 100 kağıt veririm. Yaman; Paran cebinde kalsın ya… Selim Bey; Savcılıktan sonra annenle konuştun mu? Yaman; Mira’ların mahalleye gittim, yeni evlerini öğrendim. Yaman Selim Beye; Ben ne yapcam abi ya… Ha, ne yapayım ben, abi sen söyle ne yapcam ben, bana bir akıl, fikir ver. Sıkıştım kaldım, yönümü bulamıyorum. Frenim patladı, yokuş aşağı gidiyorum, nereye toslayacağımı bilmiyorum. Selim Bey; El frenini çekip, güvenli bir yerde durmaya çalışacaksın. Yaman; öfkem, matığımın önüne geçti. Selim; Önce sakinleşeceksin, başka yolu yok.
Yaman ile Selim Bey, baba oğul gibi dertleşirler. Selim Bey, onu telkinlerde bulunur. Aranızda aileleriniz var, zamanla unutacağınıza birbirinizi suçlamaya başlarsınız. Her şey daha kötü olabilirdi, önce bunu kabullen. Abin o evden sağ çıkamayabilirdi. Ne olursa olsun, şanslısınız. O sırada Mert de onların yanına gelir.
Herşeye rağmen geri dönüşü olamayan bir yola girmediniz, bir umudunuz var. Selim Bey, Yaman’ın koluna vurarak; Ben size inanıyorum. Sevginize güveniyorum, sen de güven. Sık dişini, sabret. Sabrınızı önce bu ateşi köze döndüreceksiniz. Kül olmasını bekliyeceksiniz. Mert lafa karışır. Sonra Mira ile küllerinizden doğacaksınız. Anka kuşu misali… Selim Bey, en zor raundları atlattık. Mert, biz bize kalınca önümüze bakalım. Selim Bey, biz bize kalalım, yavaş yavaş sıkıntıları def edeceğiz. Üçü de yumak olur, birbirlerine sarılırlar.
Kenan; Hastanede odasından hemşireyi çağırır. Zile basar, suları yere döker. Gelen hastabakcı gelir, dökülen suyun üstüne gazete serer. Kenan gazetedeki habere gözü takılır. “Selim Serez’in mutlu günü” haberini okur. Zaten Leyla da Kenan’a yapılacakları töreni ve bu görkemli gövde gösterisini anlatmıştı.
Mert Yaman’a, bir takım elbise ile gelir. Selim Serez, oğullarının bir örnek olmasını istedi. Yaman da, madem öyle isteneni yaparız. Mert, bu gece bitsin ondan sonra rahatız. Mert, biz alkışlarla sahneden indikten sonra Altınkoy’da bambaşka şeyler konuşulur olacak. Mert, senin sevinmen lazım, Mira gelecek. Yaman, bakalım gelecek mi?
Beren giyinirken elbisenin dikişi atar, Süreyya Hanım aynı zamanda terzilik de yaptığı için, halleder. Faruk Bey kızlarını arabaya bindirir, Altınkoy’a doğru yola çıkarlar.
Asım bey, torunu Mert ile poz poz basına resim çektirir. Selim Bey de çok şıktır, ne de olsa yılın adamı seçilmiştir. Basın ve kameralar görüntülerini alırlar.
Deniz Hanım da geceye davetli değil, görev için katılır. Orkun da geceye Leyla ile gelir. Hale Orkun’a Yaman ile Mira’nın ayrılmadıklarını, yaptıklarının bir işe yaramadığını söyler. Her şey boşu boşuna oldu.
Mert ile Yaman iki kardeş, Selim Beyin isteği üzerine aynı renk takım elbise giyerler. Oldukça da şıktırlar.
Bu parti, bir bakıma da Sude Hanımın aklanması partisi olur, basına kendisini anlatarak temize çıkarmaya çalışır.
Mira’nın gelişi olay olur, bütün basın mensupları üzerine yürür. Yaman Mira’ların geldiğini görünce o da karşılamaya çıkar. Faruk Bey, kzıları ile poz verir. Eylül de onlara katılır.
Mira Yaman’ı görünce eli ile işaret ederek, yanlarına çağırır. Yaman Mira’ya öperek hoş geldin der.
Basın fotoğraflarını almaya devam eder. Mira’ya anneniz ile dargın olduğunuz için bu geceye katılmayacağınız söylendi. Sude hemen açıklık getirir. Mira ile Beren babaları ile başka bir davetteydi o yüzden, şimdi katıldılar. Yaman Miran’nın kulağına, herkes rolünü çok iyi oynuyor der.
Beren de, ne haber ortak diyerek, Yaman’ı öper. Mira, biraz ortalarda görünelim, sonra gidelim olu mu? Yaman, beni görmemek için kilometrelerce uzağa gittin ama diyerek lafı sokar.
Yaman önce Mira’ya sitem eder, sonra da özür diler. Sonra da el ele tutuşarak içeri geçerler.
Selim Beye ödülü takdim edilir, konuşmasını yapar, yılın adamı ödülünü almak için ne yaptım bilmiyorum. Ben hayatım boyunca iyi bir insan olmaya çalıştım. Ailemin, sevdiklerimin yanında oldum.
O sırada dışarıdan ambulans siren sesi gelir. Selim Beyin kulağına bir şeyler söylenir. Yaman da dışarı çıkar.
Ambulanstan önce Kenan’ın tekerlekli arabası çıkar, sonra da Kenan. Hasta bakıcı Kenan’ı tekerlekli sandalyesini iterek bahçe kapısından içeri girerler.
Kenan; Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşurmuş. Yarım yamalak da olsa fotoğrafı tamamlamaya geldim.
Herkes garip bir şekilde Kenan’a bakarlar. Sude Hanım bir tuhaf olur. Yaman’ın da yüzü allak pullak olmuştur. Kenan gene kardeşi Yaman’ın ayak bağı olur, bu güzel gecenin içine tüy diker ve 64.Bölüm burada sona erer.
Ay Yapım’ın Medcezir’inde bu kez Yaman – Mira ayrılığı fazla uzun sürmemiş gibi gözüküyor. Sevenlerin aşkları bütün zorlukları ve engelleri aşıyor. Bundan sonra, ne Yaman Mira’sız, ne de Mira Yaman’sız olmayacak. Sanki Mira hamile gibi. Şayet öyleyse onları kimse ayıramaz. Yaman bebek istiyor, Mira & Yaman aşkının ilk meyvesi geliyor mu dersiniz? Senaristimiz Ece Yörenç senaryo üzerinde yoğun çalışıyor. Reytinglerde AB’de toparladı. Daha önce söylediğim gibi diziyi, milyonlarca kişi de internetten takip ediyor.Medcezir’de Sezon sonuna kadar güzel günler izleyenleri bekliyor.
Keyifli Seyirler.
Saygılar, sevgiler.
Abdurrahman Balcılar
Twitter: abdurrahman balcılar@abbalcilar
Mail : ab.balcilar@hotmail.com
Blog: milliyet.com.tr/cansever
Blog: balcilar-blog.com
Not: Görseller tarafımdan diziden kopyalanarak alınmıştır