Kanal D.in yeni dizisi “Güllerin Savaşı” 4.bölümü ile geçtiğimiz Salı akşamı ekranlarımıza geldi. İzleyenlerin oldukça beğenisini kazanan dizinin, reytinglerde her iki kategoride açık ara birinci olduğunu gördük.
Geçen bölüm sonunda Mert’in mikrofon ile anons ederek Gülru’ya yaptığı evlenme teklifi, başta Gülru ve herkesi oldukça şaşırtır. Gülru, Mert’in başından aşağı döktüğü çiçekler içinde kalmıştı.
Mert tek taş yüzüğü çıkartır, Gülru’nun cevabını bekler. Gülru parmağını uzatır, yüzüğü parmağına geçirir. O sırada gelen Gülru’nun babası Salih’de, Ömer Beyde bakar kalır. Halide Hanım bu rezalet nedir diye müdahale eder, Gülfem Hanım görmeden ortalığın toparlanmasını ister. Yukarıdan odasının penceresinden bakan Cihan, ağzı açık şaşkın bir şekilde olayı tanıklık eder.
Gülfem Hanım Ömer ile geçirdiğini geçenin sonunda aşk sarhoşudur. Banyoda köpüklü banyosunu yaparken, gelen seslerle o güzel hayallerden uyanır.
Gülru yüzüğü bakar, Mert’in annesinin yüzüğünü taktığını anlar. Kardeşleri Gülru ile dalga geçerler. Gülru Cihan’ın yanına gider. Cihan’ın dağıttığı odayı toplamak gene Gülru’ya düşer.
Gülru Cihan’ın odasının halini görünce çok şaşırır. Ortalık savaş alanı gibidir. Cihan yatağına büzülmüş yatıyordur.
Gülfem Hanım, çiçekler çok güzeldi, tebrikler der. Gülru’ya yapacağı işlerle ilgili talimatlar verir. Cihan’ın odasına geçer, her şeyi biliyordur. Cihan’ın Gülru’ya duyduğu aşk acını olduğunu söyler. Keşke iyi iki kardeş olabilseydik ve konuşabilseydik diye mırıldanır. Cihan derin uykudadır, söylenen hiçbir şeyi duymaz.
Ömer Beyin sekreteri Yonca Ömer Beye, bizim oradan çıkıyordunuz diye laf çarptırır. Ömer oralı olmaz, Gülru’nun teklifi kabul edip etmediğini sorar. Kabul etti deyince içi burkulur.
Mert’in babası ben o kızı isteyemem diyerek serzenişte bulunur. O kız senden on gömlek büyük der. Mert, bu akşam istemeye gideceğiz diye kestirir atar.
Mesude’nin kocası, o ipsiz sapsız adama kız mı verilir diyerek fikrini söyler.
Yonca hastanede Ömer beyin yeğenini Taner’i görür, çok yakışıklı çocuk diyerek kancayı takar. Tanışırlar, aralarında samimi konuşmalar geçer. Çıkışta Taner, Yonca’yı arabasına alır.
Ömer Bey ile karşılaşan Gülru deniz kıyısında konuşurlar. Ömer, mutlu musun diye alaycı laflar eder. Ömer Bey, evlenmek istediğinden emin misin? Senin için doğru biri mi? Diye sorar. Gülru, net cevaplar veremez. Ömer Bey sen hayallerinden bahsediyorsun, sence bunlar küçük detaylar mı? Der.
Mert, arkadaşı ile konuşurlar. Mert benim Gülru’ya verecek aşkımdan başka hiçbir şeyim yok diye dert yanar.
İsteme gecesi gelir çatar. Evde herkes çok heyecanlı, panik halindedir. Mert, babası Recep, üvey annesi ve kız kardeşi ile gelir. Mert’in babası Recep, ekmek elden su gölden, bu saray gibi evde oturuyorsunuz diye dalga geçer. Ortalık oldukça gerilir. Bizim çocuklar denk değil diyerek dangalaklık eder. Gene de verirseniz hayırlı olsun der. Salih Bey, Allah büyük, çocuklarımız hayırlı olsun. Kahveler içilir, eller öpülür. Mert ile baba-oğul kavgası evde de devam eder.
Gülfem Hanım, o geceden sonra çok tedirgindir. Eli her seferinde telefona gider, bir türlü çeviremez. Ömer Bey dün gece ile konuşmaya gelir. Gülfem Hanım küçük bir aşk gecesiyle yıkılacak kadın değilim. Ömer’e senin korkun babamı mutsuz etmeye korkuyorsun. Sen babamın anısını mutlu etmeye devam et.
Gülfem Hanım Ömer beye, kimsenin bilmediği salaş bir balıkçıda saat 10’da bekliyorum diye mesaj atar.
Mert ile Gülru deniz kıyısında buluşurlar, Gülru aceleye gerek yok zamanı geldiğinde evleniriz. Mert, nişan yapar sonra da hemen evlenelim der.
Yonca akşama geç kalacağım diyerek Gülru’yu arar. Hastanede işim var diye uydurur. Taner onu akşam eğlenceye davet eder. Birlikte dans ederek çok mutlu bir gece geçirirler. Sonra da evde birlikte olurlar. Bu birliktelikten Yonca pişman olur.
Levent’in babası Şevket kaçamak sevdiği ile bir gece geçirir. Oldukça da fazla içki alır. Kendi karısı ile mutsuzluğunu konuşurlar. O sırada kadının kocası eve gelir, Şevket’i güzelce pataklar, yüzünü gözünü morartır.
Levent babasının eve kan revan içinde geldiğini görünce hastaneye götürmek ister. Aralarında tartışırlar. Levent atlar arabasını basar gider. Ömer, ağabeyini yaralarını temizler.
Gülfem Hanım Gülru’dan, çizimlerini yorum ister. Gülru bir moda tasarım mezunu olarak fikirlerini söyler. Gülfem Hanım o mağrur, ukala bakışları ve lafları ile Gülru’yu adeta ezer geçer. Ona hissettirmeden fikirlerini kabullenir.
Ömer, annesi, Şevket’in karısı Mebrure kahvaltıdadır. Annesi ne olduğunu sorar. Şevket de metresimin kocası beni bu hale getirdi diyerek doğruyu söyler. Aralarında sert tartışmalar geçer.
Yonca şaşkındır. Ömer Bey onda bir gariplik hisseder. Taner amcası Ömer Beyi ziyaret gelir. Amca yeğen babasını konuşurlar. Ömer Bey baba-oğul arasını bulmaya çalışır. Gülru ablasını ziyarete gelir. Ömer Bey Gülru’yu eve götür. Arabada konuşurlar. Ömer Bey ona bilge laflar eder. Gülru, Mert’in garip babasını anlatır. Laf Cihan’a gelir, Gülru kendisinden başka bir arkadaşı olmadığını söyler. Ömer Bey senin gibi bir arkadaşı olduğu için Cihan çok şanslı. Mert Gülru’nun Ömer Beyin arabasından indiğini görünce, kavga ederler. Mert Gülru’yu Ömer Beyden kıskanmaktadır.
Ömer Bey Cihan’ın odasına yanına gelir. Cihan ile konuşmaya çalışır. Gülru istemeyerek içeri dinler. Gülfem Hanım onu kapıda yakalayınca çok sert çıkar. Ömer Bey olayı yatıştırmaya çalışır. Gülru Gülfem Hanımdan özür dilemek ister. Ömer çok sinirli şimdi değil. Gülru, Gülfem Hanımı olan hayranlığını anlatır. Ömer Bey şaşırır.
Yonca, Taner ile olan arkadaşlarını Gülru’yu anlatır. Çok mutludur. Gülru pek yorum yapmaz. Nişan alışverişi yapılmıştır. Alınan eşyalara bakarlar. Mert bahçeye taş atarak Gülru’yu çağırır. Konuşmaya çalışırlar. Mert, Ömer beye kıl olduğunu anlatır. Aslında aralarında kültür yönünden dağlarca fark vardır. Mert resmen kıro bir tip. Gülru, fazlasıyla olgun ve kültürlü.
Gülru’nun nişan gecesi, Gülfem Hanımın da yemeği vardır. Gülru’yu çağırırlar. Gülfem Hanımın kırışan elbisesini ütüler. Gülfem Hanım Gülru’nun yapılı saçlarını görünce şaşırır. Gülru bu akşam nişanım var diye bilgi verir.
Gülfem Hanımın masörü gelir, ona masaj yapar. Gülru da bir tarafta elbiseyi ütüler. Gülfem Hanım Gülru’ya teşekkür eder, nişanda iyi eğlenceler diler. Gülru çıkışta Cihan’ın kapısını çalar. Kapı kilitlidir, ben bu gün nişanlanıyorum, aç kapıyı der. Cihan kapıyı açmaz.
Mert damat gibi giyinmiştir. Babası sızmıştır, onu duşa sokar, uyandırmaya çalışır. Gülru’ların evinde de telaş vardır. Gülru nişan tuvaletini giyer.
Gülru babası Salih ile sarılır, duygusal anlar yaşarlar. Keşke annen de sağ olsaydı görseydi. Mert’în babası hala ayılamamıştır, oturduğu yerde uyuyordur. Sıra yüzüklerin takılmasına gelir.
Yüzükler takılır, eller öpülür. Gülru zoraki de olsa Mert’in babası Recep’in elini öper. Recep bağıra çağıra ben gidiyorum diye evden çıkar. Sokakda rastladığı Ömer Beyden ateş ister. Ömer Bey ateşim yok dese de inanmaz. O sırada Mert de dışarı çıkar. Mert ile Ömer Bey tartışır.
O sırada Gülfem Hanım Cihan’ın odasına çıkar, ne görsün gördüklerine inanamaz, gözleri fal taşı gibi açılır. Cihan kendini asmış, intihar etmiştir. Ve 4.bölüm burada sona erer.
Cihan, belli ki tam Gülru’nun nişan gecesinde, onu kaybetmiş olmanın acısına dayamaz böyle bir geri dönülmez yola boş vurmuştur. Cihan öldü mü? Bu acı olayın yankıları köşkte nasıl yankı bulacak, haftaya hep birlikte göreceğiz.
Başrollerini Damla Sönmez, Barış Kılıç ve Canan Ergüder’in paylaştığı dizi kadrosunda değişikliğe gidildi. Diziden Ömer Beyin annesini canlandıran “Cahide” karakteri, Serap Aksoy ayrıldı. Aynı karaktere, sinema ve tiyatro oyuncusu, aynı zamanda yönetmenlik yapan usta oyuncu Arsen Gürzap dahil oldu.
Başka bir değişikli de senaryo ekibinde oldu. Senaryoyu Melis Civelek ve Sırma Yanık birlikte yazıyorlardı. Melis Civelek geçen hafta Show Tv.Genel Müdürlük görevine getirildi. Bu dizi için şanssızlık olsa da Melis Civelek için çok güzel bir terfi oldu. Bundan sonra “Güllerin savaşı” dizinsin senaryosunu tek başına Sırma Yanık yazacak. Bu kan kaybının etkisini azaltmak için yanına bir yardımcı alır mı bilemem!
Gecenin reyting rekortmeni dizi çok güzel gidiyor. İnşallah bu tür değişiklikler sorun olmaz.
Saygılar, sevgiler.
Abdurrahman Balcılar
Twitter: abdurrahman balcılar@abbalcilar
Mail : ab.balcilar@hotmail.com
Blog: milliyet.com.tr/cansever
Blog: balcilar-blog.com
Not: Görseller İnternetten, dizifilm.com’dan ve diziden tarafımdan kopyalanmıştır.
Not: Burada yazılan tüm yazıların elektronik imza ve zaman damgası güvencesi altında yasal hakları korunmaktadır. Hiçbir şekilde basılı ya da elektronik bir ortamda (CD, İnternet vs.) kaynak gösterilmeksizin izin alınmadan kullanılmaz.
